DÂVETİYE
İlk neşri: Mes’ùliyet Gazetesi(AĞRI) 30.09.1964
İnsâfı pek az.. yâreler_ihsân arasında!..
Hurşîde tutuldum, çıkamam câzibesinden;
Seyyâre idim bin meh-i tâbân arasında!..
Dil-hasteye âgâh-ı diliz, n’eyler_etıbbâ?..
Merhem bulunur derdine cânân arasında!..
Câhit; senin_eş’ârını kim görse der : Eyvâh;
Bir katre su kayboldu beyâbân arasında!.. (*)
(*) 19/20.3.1954 Rize Vezin: Mef’ùlü mefâîlü mefâîlü feùlün
GAZEL
İştikâ, sanma ki bigâne nigâh_üstünedir;
Sözlerim kendimedir, baht-ı siyâh_üstünedir!..
Şimdi bîçâre dilin meyli değil Şehnâza;
Sùz-i dil, Sùz-i dilârâ ve Segâh_üstünedir!..
Her ne ettimse hesâbın veririm Mevlâ’ya;
Bu fakıyrin sözü hep sulh ü salâh_üstünedir!..
Hânemiz gerçi Beşiktâş’a uzaktır hayli;
Sırçadır, pek yücedir; kavs-i kuzâh_üstünedir!.. (*)
Yaktı, yakmakta Güneş gönlümü; yıldızlar_uzak..
Bî-sebep sanma bu dîvançeyi mâh_üstünedir!..
Anladım şimdi nasıl geçti hayâtın, Câhit;
Bu şiir defteri âh_üstüne, vâh_üstünedir!..
(*) Münâsibdir sana ey tıfl-ı nâzım, hüccetin al, gel;
Beşiktâş’a yakın bir hâne-i vîrânımız vardır.(NEDÎM)
Hüccet: Senet, delil, belge, şâhit 25/27.5.1969
Vezin: Feilâtün(Fâilâtün) feilâtün feilâtün feilün(fa’lün)
GAZEL
Nâbî’ye nazîre
Dilimde lezzet-i mey, elde câââm kalmıştır;
Gözümde işveli bir hoş-hırâââm kalmıştır!..
Ne Cem, ne câââm bırakmış da bezme hükm-i kazâ;
Şarap, kadeh gibi birkaç kelâââm kalmıştır!..
Bilir misin ki sen_ey vâiz_ehl-i İslâma;
Cem’in vefâtı ilee mey harâââm kalmıştır!..
Fısılda bülbüle gül bahçesinde bâd-i sabâ :
Fakıyre borcu o şùhun peyâââm kalmıştır!..
Rehâ bulur mu bu âlemde ehl-i dil, Câhit;
Ne bir şikâââr, ne sayyâd ü dâââm kalmıştır!..
VEZİN: Mefâilün feilâtün mefâilün feilün(fa’lün)
GAZEL
Senden murâdımız ne zamandır o yââârdır;
Yâ Rab, huzùùùr kalmadı.. dil, zâr ü zââârdır!..
Yok.. yok.. bu mâcerâlara sensin sebep, gönül;
Kim, rùùùzgâââr bildiğimiz rùùùzgââârdır!..
Yıllar çabuk geçer.. bize zulm eyleyen zamân;
Yalnızca, yâre sâniyelik intizââârdır!..
Bülbül; sebep ne nâlişe, feryâda bilmezem;
Teşrîf eden, çok_özlediğin nevbahââârdır!..
Câhit!.. Uzattı bak, sana sâkıy alev alev :
Lebdir; ya gül, ya lâle ya meydir.. ya nââârdır!..
Vezni: Mef’ùlü fâilâtü mefâîlü fâilün
GAZEL
Rùhum_aydınlandı bak, kâfùra benzermiş teni;
Gökde yıldızdan ziyâdarmış meğer her bir beni!..
Hüsnünüü mümkün müdür gizler demek çarşaf, peçe;
Yaşmak_altından parıldarken o mâhın gerdeni?..
Esme ey bâd esme, ağyârın gözünden kıl nihân;
Âşık-ıı bîdâr için mâni’ değildir dâmeni!..
Bekleriz teşrîfinii; hem, sık sık olsun nev-nihâl;
Gülle bülbül yetmiyor.. tezyîn edersin gülşeni!..
Der ki Câhit: Ey kemân-ebrù, perî-veş, gonca-leb;
Bir gazel kâfî değil tavsîfe ser-tâ-pâ seni!..
Vezni: Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün
GAZEL
Bir kul ki, cür’et eyledi inkâra âyeti
Bir davranış ki hayra yorulmaz nihâyeti
Rengin, kolay mıdır köre ta’rîf edilmesi
Etsin nasîîîb her kıla Rabbim hidâyeti
Kültürde ihtilâli seçip kıydı millete
Sustum cihâna, Rabbime sundum şikâyeti
Olmuş, yazık; bu devr edebiyyât edeb dışı
Öğren hilâli, kàmet-i dilcùyu, râyeti
Câhit; duâm odur ki desinler torunlarım
İslâma, umde bildi bu şâir riâyeti!..
Vezni: Mef ‘ùlü fâilâtü mefâîlü fâilün
GAZEL
Bir hoş-sadâ mı sohbet-i rindâneden kalan?..
Bir parça kül mü şem’ine pervâneden kalan?..
Pîr-ii mugànı gördü de bir hisse almadı;
Dillerde kıssadır dil-i dîvâneden kalan!..
Uğrunda sâde gözyaşı döktüm, ey_âşinâ;
Beytü’l-gazeldir_âşıka bigâneden kalan!..
“Fasl-ıı bahâaardır!” demişim, bâde içmişim;
Avcumda cam kırıkları.. peymâneden kalan!..
Câhit; şarap tükendi.. fakat.. söyletir bizi;
Bir neşvedir ki hâlet-i mestâneden kalan!..
28/30 xı 1968 Vezin: Mef’ùlü fâilâtü mefâîlü fâilün
GAZEL (Selâm gazeli)
Selâm!.. selâm!.. yedi deryâya, âsümâna selâm!..
Küçük gelir bize Dünyâ.. bütün cihâna selâm!..
Mısır, Cezâyir,_Irak, Libya, Fas ve Sùriye’ye;
Medîne, Mekke’ye; Tebrîz’e, Isfahân’a selâm!..
Selâm şebâbete, hoş-bûya.. hüsnü âna selâm;
Bahâre, hâre; civanmerde, nev-civâna selâm!..
Behey nasipsiz_adam!.. gel!.. selâmımız boldur :
Isırmayan köpeğee, sokmayan yılààna selâm!..
Ne çuldayız, ne de puldan merâmımız vardır;
Selâm saraydaki sultâna, bîmekâna selâm!..
Nasıl gözümde tütersin minâreler şehri?..
– Minâreden duyulan 5 vakit ezâna selâm!!.. –
Mesîre, çeşme, kütüphânelerle türbelere;
Bütün şehitlere, Evlâd-ı fâtihân’a selâm!..
Semâya dönmüş_avuçlarla pâaak nâsiyeye;
“Selâm!.. Selâmün_aleyküm!” diyen zebâna selâm!..
Biter selâm_ile Câhit bu nâçizâne gazel :
Cenâb-ı Hakk’a emânet Vehib Sinân’a selâm!.. (*)
(*) 4.1.1971 Kırklareli Vezin: Mefâilün feilâtün mefâilün feilün(fa’lün)
PERDE GAZELİ –I
Şem’a sönmüş, perde düşmüş, şimdi yok zıll-ii hayâl;
Eylesem takrîre cür’et, yandı evlâd-üü ayâl!..
Kalmamış âgâh-ı dil, yok san’atın meclûbu da;
Mùsıkî susmuş, şiir hâliyle olmuş pâyımâl!.
Sùret-ii hakdan gelip de Hakk’ı inkâr eylemiş;
Post-nişîn olmuş, külâh kapmış bütün ehl-ii dalâl’..
Yazdılar uydurma târih, sövdüler ecdâdıma;
Sahtedir pekçok delîl, olmuş hakıykatler masal!..
Böyle tersîm eyledim ben hâlimiz, ahvâlimiz;
Etmesin bir ânı israf, çâreler bulsun ricâl!..
Merhamet kıl, et şefâat ey Nebiyy-ii muhterem;
Ümmetin kii nâmurâd üü nâümîd üü bîmecâl!..
Devr-i fetretten beter.. Câhid, mücâhid yok mudur?..
Yâ Mukaddim, Yâ Muahhir, Yâ Muîn üü Zül-celâl!..
21.10.1973 Vezin: Fâiltün fâilâtün fâilâtün fâilün
Şem’a yaktım, bak ne sùretler göründüü perdede :
Zenne, sâkî, dalkavuk, birkaç torun, birkaç dede!..
Yetti yâhuu.. etten_iğrendirdi çıplak zenneler;
Çarşı, dükkân, kır-bayır, resmî devâir, caddede!..
İçki: meşrùbat!., denir.. meyhâne her bakkal, büfe;
Kanda alkol var muhakkak, yüzde 10 hâbîdede!..
Der: Münâsibdir, muvâfıkdır, mükemmeldir müdâm;
Kanma mîrim.. dalkavuk meddâh_olur her umdede!..
Hâne-berdùş oldu oğlan, kız.. bozulmuş terbiye;
Görmedim hüsn-ii tabîat bir kılık-pejmürdede!..
Pîîr-pàk_ol.. pîr-i fânî olmanın yok faydası;
Farkolunmaz nokta-ben gerçî denir âlûdede!..
Terk edip feryâdı Câhid bir tebessüm eyle, geç;
Mârifetdir gizlemek bin hıçkırık bir handede!..
22.10.1973 Vezin: Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün
PERDE GAZELİ –III
Perde-ii ibret-nümâdan et temâşâ sùreti;
Âdemin fâş oldu bir bir sùretinden sîreti!..
Kaaregöz –ismiyle mâlûm!- göz budakdan saklamaz;
Haacı Evhad –kim Hacîvat- remz eder keyfiyyeti!..
Sivrikoz, Tuzsuz Bekir, Zımnîler, üç-beş Zenneden;
Öğrenirsin varsa iz’ânın eğer mâsıyyeti!..
Rütbe, dünyâlık, zafer, işret, sefâhat, han-hamâm..
Fark eden yok mâsivânın kesretinden vahdeti!..
Terk olunmuş, gün-be-gün ulvî mizâc olmuş heder;
Hortlamış bir bir yazıkkii câhiliyyee âdeti!..
Her taraf çirkâba batmış.. sağ ve soldan çâre yok..
Bir vakitler nùr içen kavmin kapanmış kısmeti!..
Cân ü dilden 5 vakit Câhid duâ eyler müdâm :
Çâre olsun tâli-ii mâkûsa Rabbin rahmeti!..
28.10.1973 Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün
28.10.1974